6 Soruda Efsane Mekan "Bit Pazarı"; evet gezdik



Bu kez İzmir'in göbeğinde her cumartesi öğleden sonra ufak ufak kurulmaya başlayan ve pazar günleri de çok yoğun bir kalabalığa ev sahipliği yapan bir mekanı turladım; "Bit Pazarı"

Aslında çok uzun zamandır ziyaret ettiğim bir yer, bu ziyaretimin farkı gördüklerimi merak edenlere aktarma isteğiydi. Salt alışveriş değil, acaba neleri anlatsam, nasıl resimler eklesem düşüncesi eşlik etti her adımıma. Hiç gitmemiş ve merak içinde olanlar, yanından toplu ulaşım araçlarıyla geçerken gören fakat alışveriş yapmayı aklından geçirmemiş olanlar varsa umarım merak ettiklerini karşılayan bir içerik olur. Hadi başlayalım.

İLK SORU; NEREDE BU BİT PAZARI?


İzmir'lilere sesleniyorum, Halkapınar aktarma merkezini büyük oranda biliyor olmalısınız. Evet biliyoruz dediğinizi duyar gibiyim. Hah işte oraya geldiniz mi, bit pazarını buldunuz demektir. Aktarma merkezinin gıda çarşısı tarafına geçiyorsunuz, "İzmir gaz" binasının önüne çıktığınız anda bit pazarının başlangıç noktasına adım attınız demektir. Zaten Halkapınar'a geldikten sonra gözü kapalı bile yürüseniz pazarı bulursunuz.

İzmir Gaz binasını gördünüz işte, oradan dalın içeriye doğru


İKİNCİ SORU; GÜVENLİ BİR YER Mİ?


"Bit pazarı" kavramından bahsedildiği zaman öncelikle güvenlik kaygısı ortaya çıkıyor sanırım. Birçok konuşma sırasında buna denk geldim. Bunun sebebi ise daha önce bu pazarın Tepecik civarında kuruluyor olmasıdır. Efsane oradan geliyor. Tepecikte kurulduğu zamanlarda, o muhitin pek tekin olmaması sebebiyle bit pazarı da tekin olmayan mekan olarak kodlanmış oluyor. Açık konuşmak gerekirse, Tepecikte kurulduğu zamanlarda da giderdim pazara ve hep tedirgin dolaşırdım, sanki her an bir kapkaç ya da saldırı gibi bir şey olacakmış gibi hissederdim. Ama hiç denk gelmedim böyle bir şeye.

Giriş kısmından bir kare; Gördüğünüz gibi sadece erkeklerin bulunduğu bir yer değil


Halkapınarda kurulan bit pazarına çok uzun zamandır giden biri olarak bugüne kadar herhangi bir hırsızlık veya kavga, patırtı gürültü gibi bir şeye denk gelmedim. Ha bu demek değil ki cüzdanınızı ikide bir yoklamadan rahatça yürüyeceksiniz. Hayır siz yine de temkinli olun. Oraya gelen satıcılar klasik tabirle ekmek parası kazanmaya geldikleri için, haftada bir elde ettikleri bu fırsatı sabote edecek kişilikleri pek barındırmıyorlar. Yoksa pazarın adı çıkar ve tedirgin olan insanlar gelmez. O sebeple burayı da en az bir semt pazarı kadar güvenli sayıp ona göre hareket edebilirsiniz.

ÜÇÜNCÜ SORU; NELER BULABİLİRİM?


İşte en zor soru bu. Burada bulabileceklerinizin açık konuşmak gerekirse pek de bir sınırı yok. Cem Yılmaz'ın tabiriyle, doğduğunuzda giydiğiniz zıbından, ölünce tıkılan pamuğa kadar her şey var. Her şey. Birazdan resimlerine bakarak da anlayacaksınız fakat kısa bir sıralama yapmak gerekirse; kadın erkek giyim, ayakkabı, züccaciye, hırdavat, gıda, elektronik(bol), araç parçaları, kitap(yerli-yabancı), bisiklet ve parçaları vs. yani saymaya kalkınca (denediğim gibi) sayarak bitiremezsiniz.

Kıyafetler


Ayakkabılar


Çaydanlıklar


Bisikletler ve tabi Çamurlu yollar


Kesici delici elektronikler(almadan mutlaka deneyin)


Ekmek ve açık peynir
Evet bu gereksiz stres zımbırtısı olmasa olmazdı



Pazarda bulunan ürünlerin %70 kadarı ıvır zıvır diye tabir edebileceğimiz çok da işe yaramayan elektronik parçalar, oyuncaklar/parçaları, saatler, tespihler, anahtarlar ve aklınıza gelebilecek birçok gereksiz şeyden oluşuyor. İlginç şekilde bu %70 kalan %30'a göre daha çok rağbet görüyor. Geçelim.

%30'un içerisinde bilgisayarlar, müzik aletleri, televizyonlar, kitaplar, plaklar, müzik çalarlar, masalar, sandalyeler, mobilyalar mevcut. Ürün bozuksa, size satmadan önce bozuk olduğunu söylerler. Bazen çalışıyor dedikleri ürünlerin çalışmadığı da vakidir. O sebeple eğer deneme fırsatınız varsa siz satıcıya güvenmek yerine şüpheye güvenin ve deneyin. (daha önce bir uydu alıcı alıp denemişliğim var) Bunları satanlar da ikiye ayrılıyor; 1)elindeki malın ederini bilenler, 2)bilmeyenler. (bilmeyenler benim favorim(*swh) Bilenlerden ürün alırken yine piyasa değerinin altına alıyorsunuz ama fiyatı çok öldürme fırsatı vermiyorlar. Bilmeyenlerin fiyat değerlendirmesi ise, elindeki malın ona geliş fiyatı üzerinden 2 lira 3 lira kâr.

Kitaplar (en sevdiğim kısım) ek bilgi: %80 dini ağırlıklı, %10 roman, %10 akademik diyelim.

Bu gramafonların fiyatına 1250 tl dedi satıcı amca. Rica ettim resim çekmeme müsade etti.

Yerli-Yabancı birçok kitap

Bu kitaplar sıfır. Fiyatlarını sormadım fakat bana korsan gibi geldi. Olsundu.
Antika diyebileceğimiz ürünler

Plak olsa gerek(*swh)

Eski madeni paralar

Eski kağıt paralar
Ricky Martin ve Müslüm Gürses aynı tezgahta; İşte müziğin birleştirici etkisi

Eski kasetler de var


DÖRDÜNCÜ SORU; ÜRÜNLERİN DURUMU NASIL?


Bu konuyu farazi yüzdeler vererek açıklamak istiyorum. Ürünler genel olarak yıpranmış oluyor fakat bu demek değil ki sıfır ya da sıfır ayarında ürünler yok. Tabii ki var. Elektronik ürün çerçevesinde bakarsak, çoğunlukla bozuk ürünler gelecektir elinize. Buna %60 oranı verebiliriz. Ama bu %60'ın içinde, satıcının size bozuk olduğunu söylediği fakat durumunu bilmediği ürünler de var. Misal görüntüsü arızalı pozu veren piyasa değeri 40 tl'nin üstünde olan bir radyolu masa lambasını 5 tl'ye alıp gerekli bakım ve temizliğini yaptıktan sonra cihazın gayet sağlam durumda olduğunu fark ettik. Yani demeye çalıştığım şu, sizin ürünü birazcık hissetmeniz lazım :)

BEŞİNCİ SORU; BU PAZARIN KAZANANI KİM?


Bu pazarın kazananı ilk olarak aradığı şeyi ucuza bulan kişi, ikinci olarak elindeki malı piyasa değerinin altına maksimum karla satan satıcı ve son olarak pazarda yemek satan dayılar. Eğer pazarda tezgah açacak olsaydım mutlaka ekmek arası tavuk falan satardım. Pazara gelen bir kişi hiçbir şey satın almadan gidebilir fakat yemek yemeden gitmesi çok zor. O sebeple yemek işine girelim arkadaşlar.

SON SORU; PAZARA BİR SLOGAN VERMEK GEREKSE BU NE OLURDU?


Tabii ki;

"Ne aradığını biliyorsan, bit pazarında mutlaka bulursun."

BONUS GÖRSEL


İlk başta ben de bir an gerçek sandım.


Umarım pazar hakkında doyurucu bir içerik olmuştur. Son taktik; Cumartesi geceleri veya Pazar sabahları erkenden gelirseniz, bit pazarı tabiriyle "malın iyisini toplarsınız."

Görüşmek Üzere.


Not: (Görsellerde yüzü görünen kişiler görselin kaldırılmasını isterlerse yorum bölümünden iletmeleri yeterlidir)



24.04.2017 tarihli ekleme;

Pazarda bir cinayet olmuş arkadaşlar tezgah yeri kavgası sebebiyle. Bir vukuat olmuyor falan demiştik ama olmuş yani.
Haber: Bit Pazarında Can Pazarı









Yorumlar

Popüler Yayınlar