"Homeros Vadisi" ile İlgili Olarak Birkaç Değerlendirme.

Merhabalar. Uzun zamandır bir şeyler yayınlamadığımın farkındayım. Bugün değişik bir şey yapıp, daha önce hiç bulaşmadığım bir konuyla ilgili içerik hazırladım sizlere. "Gezi Yazısı" demek çok büyük bir özgüven gerektireceği için, biz bunun adına ufak bir gözlem raporu diyelim. Uzun zamandır sürekli gidip geldiğim bir mekan olan İzmir'deki "Homeros Vadisi" ile ilgili birkaç şey yazma kararı aldım.

Öncelikle google hazretlerine tabii ki sormayı ihmal etmedim. İnternette "Homeros Vadisi" ile ilgili neler olduğuna bakmadan yazsam ayıp olurdu diye düşünüyorum. Gördüğüm kadarıyla ekşi sözlük dışında "Homeros Vadisi" hakkında yazılı bilgi yer tarifi hariç hiç yok. O sebeple bu yazı alanında ilk olabilir. Çekilmiş birkaç resim, birkaç da videoya denk geldim. O halde başlayalım.


Baştan söyleyeyim, "Homeros Vadisi" tek bir bütün halinde olan bir yer değil. Vadi'ye gitmiş birçok kişiyle konuşuyorum. Herkes farklı bir yer tarif ediyor. Birkaç farklı yoldan gidilebiliyor ve sanıyorum farklı yollar vadinin farklı bölümlerine çıkıyor. Benim tarif edeceğim yer, Bornova sırtlarından gidilen ve dağa baya tırmandıktan sonra, biraz da inişe geçip varılan bir bölge. Kaynak suyu çıkıyor. Zaten oraya gitmemin sebebi de su doldurmak. Suyu gerçekten güzel olduğu için çoğu zaman çeşme başında sıralanmış arabalar bulacaksınız. Bir de su az akıyorsa bak muhabbetin tadına :) çeşmenin başındakiler neredeyse tanıdık hale geliyorlar.

İzmir'e uzun zamandır yağmakta olan yağmurlar ve geçen ay yağmış olan kar sebebiyle dağlardan bol miktarda su gelmeye başladığını fark ettik. misal şu resme bir bakın;

Normalde buradan su sızıntı şeklinde geçiş yapar. Ya da çamur birikintisi gibi görünür yazın. Bu aralar gerçekten bir çağlayan gibi su taşıyor. İzlemesi çok zevkli, bir de her zaman göremeyeceğini bilince insan daha bir detaylı bakmak istiyor.


Suyun aktığı yöne doğru ilerlediğinizde karşınıza piknik alanları çıkıyor. Merak etmeyin, öyle yan yana dip dibe bir ortam yok. Masalar var suyun kenarlarında. Rahatlıkla piknik yapabilirsiniz. Etrafınız zaten orman. Kabul bu aralar biraz soğuk oluyor. İzmir merkeze oranla baya soğuk oluyor. Bir de uyarı, aydınlatma olmadığı için hava kararmadan önleminizi alın. Ateş mi yakarsınız yoksa aracınızın farlarıyla mı idare edersiniz, orası sizin yaratıcılığınıza kalmış.

Bir de akış yönüne göz atalım;

Kışın genelde bu bölge sadece su doldurmaya gelenler tarafından ziyaret ediliyor. Yazın ise piknik yapanlara rast gelme ihtimaliniz çok yüksektir. Hatta bazen boş masa bulamayabilirsiniz. Kuytu köşelerde de kanı kaynayan gençlere denk gelme ihtimaliniz var :)

Suyu takip ederek aşağıya, en aşağıya vardığınızda karşınıza kartpostallık bir görüntü çıkıyor. Maalesef bunu da yazın görme ihtimaliniz yok. Açık konuşayım ben de ilk kez gördüm. Çünkü yazları geliyordum hep.

Onu da göstereyim size;

Farkındayım resimdeki ortam çok güzel görünüyor. İlk anda suyun gücünü çok yakından fark ediyorsunuz. Su sandığımız kadar hafife alınabilecek bir şey değil, buradaki akış gücünü görünce anladım. Yukarıdan yavaş akıyormuş gibi görünüyor, ama şu ortadaki oluğa giriş yaptıktan sonra yıkıcı bir güce erişiyor.

Bir de çok gürültü yapıyor. Şu sağ tarafta gördüğünüz banklarda biraz bir şeyler atıştırdık ve oturduğumuz süre zarfında hem gürültüden hem de suyun akışının yarattığı esintiden dolayı kısa kesmek zorunda kaldık. Anladığım kadarıyla biraz uzaktan izlemekte fayda var. Yazın da böyle aksa da ayaklarımızı soksak ya içine...

İzmire bahar biraz yaklaşsın, şöyle mart ortası nisan başı gibi, yeniden daha kapsamlı resimler çekip bu yazıyı genişleteceğim. 3 resim ve 7-8 paragrafla tanıtım çok kısır kaldı farkındayım. Ama merak etmeyin dediğim gibi daha çok resimle dönüş yapacağım.

Görüşmek üzere.

Esen kalın...

18.05.2017

Aylar sonra gelen düzenleme bilgisi.
İzmir büyükşehir belediyesinin aldığı kararla homerostaki su doldurulan çeşmelerden en etkin çalışanı iptal edilmiş. Artık su akmıyor. Bununla birlikte şehir içindeki ücret karşılığı su doldurulan alanlar da kapatılmış. Yerine sular damacanaya doldurulup piyasa fiyatına satılmaya başlanmış. Geçmiş olsun... Ne denebilir ki?